Dünya Bankası, gelişmekte olan ülkeler için ‘yoğun borçlar’ uyarısında bulundu
Dünya Bankası Salı günü, gelişmekte olan ülkelerin karşı karşıya olduğu borç krizinin yoğunlaştığı konusunda uyardı ve gelişmekte olan ekonomilerin dış borcunun on yıl öncesine göre iki katından fazla artarak 2021’de 9 trilyon dolara ulaştığını ekledi.
Pandemi birçok ülkeyi daha fazla borçlanmaya zorladı ve Dünya Bankası Başkanı David Malpass daha önce dünyanın beşinci borç krizi dalgasıyla karşı karşıya olduğu konusunda uyardı.
Artan küresel enflasyon ve yükselen faiz oranları nedeniyle birçok ülke zaten borç sıkıntısıyla karşı karşıya veya risk altında.
Dünya Bankası, küresel büyümenin bu yıl keskin bir şekilde yavaşladığını ve 2023’te dünya durgunluğu riskinin artmasıyla birlikte, 50 yıldaki “en uluslararası eşzamanlı politika sıkılaştırma bölümlerinden birinin” ortasında olduğunu söyledi.
Malpass, “Borcu azaltmak, şeffaflığı artırmak ve daha hızlı yeniden yapılandırmayı kolaylaştırmak için kapsamlı bir yaklaşıma ihtiyaç var – böylece ülkeler büyümeyi destekleyen ve yoksulluğu azaltan harcamalara odaklanabilir.”
Dünya Bankası yaptığı açıklamada, Uluslararası Kalkınma Derneği’nden (IDA) borç almaya uygun en yoksul ülkelerin artık ihracat gelirlerinin onda birinden fazlasını uzun vadeli kamu ve kamu garantili dış borçlarını karşılamak için harcadığını söyledi.
Washington merkezli kalkınma kredi kuruluşu, bunun 2000 yılından bu yana en yüksek oran olduğunu ekledi.
IDA ülkelerinin dış borcu da 2021’e giden on yılda neredeyse üç katına çıktı.
Dünya Bankası, “Görünüşte, 2021’de borç göstergeleri iyileşmiş görünüyor” dedi ve “IDA ülkeleri için durum böyle değildi” dedi.
Banka, güvenlik açıklarının borç şeffaflığını iyileştirmeye yönelik acil bir ihtiyacın altını çizdiğini söyledi.