Top News

Türkiye, Mavi Bayraklı plajlar için İspanya ve Yunanistan ile yarışıyor

Sahillerine dünyanın dört bir yanından turist çeken Türkiye, plajlarını temiz tutmaya ve sertifikalandırmaya çalışıyor. Mavi Bayrak sahibi olmak, belgelendirme sürecindeki en önemli adımdır. Akdeniz, Ege ve Karadeniz’e kıyısı olan ve Marmara’ya kıyısı olan ülke genelinde son yıllarda Mavi Bayraklı plajların sayısı 500’ü aştı.

İspanya ve Yunanistan’ın ardından bu yıl dünyada en çok Mavi Bayraklı plaja sahip ülke olarak üçüncü sırayı aldı. 2021’de 519 olan sayı 531’e yükseldi. 2018’de bu sayı sadece 459’du.

Türk Rivierası’nın incisi Antalya, 229 plajla listenin başında yer alırken, 111 kumsala sahip komşusu Muğla’nın önünde yer alıyor ve Ege destinasyonu İzmir 66 plajla üçüncü sırada yer alıyor. Mavi Bayraklı plaj, Van Gölü’nün temiz kıyıları sayesinde.

İspanya 621 ile en fazla Mavi Bayraklı plaja sahiptir ve 581 ile Yunanistan’ın önündedir.

Danimarka merkezli Çevre Eğitim Vakfı (FEE) adına bayrağı Türkiye’de veren Türkiye Çevre Eğitim Vakfı (TÜRÇEV) Başkanı Prof. onların temeli. “Türkiye mavi bayraklı tesislerde önemli mesafe kat etti. Otuz yıl önce hiçbiri yoktu ama bugün diğer ülkelerle rekabet ediyor. En üst sıralara çıkmasını temenni ediyoruz” dedi.

Turizm Bakanı Ateş, TÜRÇEV’in Van’dan Karadeniz kıyılarına ve Akdeniz’e uzanan plaj sayısını artırmak için bilinçlendirme ve eğitim kampanyaları yürüttüğünü söyledi. Vakıf, sayıyı artırmak için Kültür ve Turizm Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Tarım ve Orman Bakanlığı ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığı ile birlikte çalışıyor. “Vakfımız örneğin 1200 okulda çevre eğitimi veriyor. Denizlerin temiz tutulmasına, ormanların korunmasına ve Mavi Bayraklı plajların önemine daha duyarlı bir nesil yetiştiriyoruz” dedi.

Her yıl binlerce yerli ve yabancı turistin ziyaret ettiği iki popüler tatil beldesi olan Antalya’daki beş halk plajı ve Muğla’daki birer halk plajı, bu yıl Türkiye’nin el değmemiş plajlarına yenilerini ekledi. Genel olarak, Türkiye bu yıl 13 Mavi Bayrak daha topladı. Bu yıl ayrıca 24 marina, 15 turizm teknesi ve 5 özel yat da Mavi Bayraklı sahalarda yer alıyor.

Mavi Bayrak sertifikalarının yenilenmesinin yanı sıra, Bursa’nın kuzeybatısındaki İznik Gölü’ndeki İnciraltı plajı gibi bazı plajlar bu yıl ilk kez prestijli unvanı kazandı.

Bazıları özel mülkiyete aitken, diğerleri farklı kamu kurumları tarafından işletilen halk plajlarıdır. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Antalya’nın Lara, Manavgat, Beldibi ile Muğla’nın Marmaris ilçesine bağlı Çamyuva ve İçmeler mahallelerinde işlettiği plajların bu yıl Mavi Bayrak almaya hak kazandığını açıkladı.

Plajlar, marinalar ve turizm tekneleri, FEE’nin rehberliğinde imrenilen statüye ulaşmak için sayısız kriteri yerine getirmek zorundadır. Plajlara statü verme programı 1980’lerde Fransa’da başlatıldı ve 2001’de Avrupa dışındaki ülkeleri de kapsayacak şekilde başlamadan önce tüm Avrupa’ya yayıldı. Vakıf, Mavi Bayrak atayarak tatlı su ve deniz alanlarında sürdürülebilir kalkınmayı teşvik etmeyi amaçlıyor. su kalitesi, çevre yönetimi, çevre eğitimi ve güvenlik gibi kategorilerdeki kriterler aracılığıyla. Ev sahibi ülkeler için, özellikle yabancı turistler arasında daha az popüler olan bölgelerde, iyileştirilmiş özelliklere sahip daha temiz plajlar daha fazla turist getirdiğinden, turizm gelirlerinin artması anlamına da gelir. Çevre eğitimi kriterleri için FEE, plajların plaj müdavimlerine çevre eğitimi faaliyetleri sağlamasını ve su kalitesi hakkında belirgin bir şekilde bilgi vermesini ve ayrıca plajın ve çevresindeki alanların kullanımına ilişkin kuralların belirgin bir şekilde görüntülenmesini gerektirir.

Su kalitesi kriterleri için, plajların su kalitesi örnekleme sıklığı ve miktarı standartlarına uyması ve standartları ve gereklilikleri karşılaması gerekmektedir. En önemlisi, hiçbir endüstriyel atık veya kanalizasyon arıtma tesislerinden çıkan atık su plajı etkilememeli ve tüm plajlar zararlı bakterilerden arındırılmış olmalıdır.

Plajların da her zaman temiz tutulması, yosun veya doğal kalıntıların bozulmadan bırakılması gerekir. Sahile gidenler için atık bertaraf kutuları ve konteynerlerinin yeterli düzeyde sağlanması ve geri dönüştürülebilir atık konteynerlerinin kolayca bulunabilmesi gerekir. Güvenlik açısından, sahillerin kirlilik riskleriyle başa çıkmak için acil durum planlarının yanı sıra yeterli sayıda cankurtaran ve can kurtarma ekipmanı bulundurması gerekmektedir.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu